Minimalizm bana göre sadece eşyayla ilgili değil.

Hayatın her evresinde seni yoracak, zihnini meşgul edecek durumlardan uzaklaşman gerekiyor.

Günümüz de bu durum çok zor biliyorum.

Sürekli alışveriş yapmalıyız, çılgın gibi sosyal medya kullanmalıyız, birisine aşık olmalıyız, aşk acısı çekmeliyiz, bir sürü arkadaşımız olmalı, evlenmeliyiz, tüketmeliyiz, tükenmeliyiz.

İnsan sayarken bile yoruluyor. Ama biz bunları her gün yaşıyoruz.

Ben bu yazımda artık zaman geçtikçe saçma bulmaya başladığım ve yapmayı tamamen olmasa da yapmayı baya azalttığım şeylerden bahsedeceğim. 

 Fotoğraf çekmek

İlk telefonumu aldığımda ve ilk fotoğraf makinesi alındığında deli gibi fotoğraf çekerdim, çekinirdim.

Bu böyle yıllarca devam etti.

Zaten hayatımıza sosyal medyalar girdi bu ayyuka çıktı.

Sırf bir şeyler paylaşıyor olabilmek için fotoğraf çekerdim.

Düz duvarı çekmişliğim bile var 😃

Sonrasında kafama dank etti ya ben bu fotoğraflara videolara bir gün bile açıp bakmıyorum ki neden kendime bilgisayarıma telefonuma yük ediyorum.

Konsere gitmişim 100 tane video çekmişim.

Bir yere gezmeye gitmişim 1000 tane fotoğraf çekmişim.

Anı yaşamak yerine deli gibi fotoğraf çekmenin derdine düşmüşüm.

Buna artık bir son verdim.

Konsere gidiyorsam telefonumu elime bile almıyorum.

Yeni bir yere gidiyorsam sadece 1 tane fotoğraf çekiyorum.

Artık yediğim içtiğim şeylerin fotoğrafını çekmiyorum.

Yüz tane suratım olmadığı için 5548415452 tane selfie çekmiyorum 😁😃

 Kısacası fotoğraf çekmeyi büyük oranda bıraktım. 

Ve zihnen çok rahatım. Üzerimden bir yük kalktı.

Sosyal medya kullanmak

Artık her sosyal medya uygulamasına üye değilim.

Önceden facebook, twitter her uygulamada üyeliğim vardı.

Zamanla kullanmadığımı fark ettim ve hepsinden hesabımı sildim.

Zaten Twitter hiç bana göre bir yer değil.

Facebook sıktı.

Şimdi sadece Instagram hesabım var.

Onda da telefonum eski olduğu için Story kısmı yok 😃

Bir şey paylaşmıyorum. Kimseye yorum yazmıyorum.

Sadece gündemden uzak kalmamak için kullanıyorum.

Kafam rahat gerçekten boş işlerle zamanımı öldürmüyorum.

Televizyon seyretmek

Arada tabi ki evde televizyon bulunduğu için açıp bakıyorum ama eskiden olduğu gibi saatlerimi televizyon karşısında geçirmiyorum.

Zamanla televizyon izlemeye izlemeye açıp baktığınız da hiçbir programın size cazip gelmediğini göreceksiniz.

Zaten diziler hak getirsin hepsi insanı aptal yerine koyan zırvalıklar.

Başka bir program da bana mı denk gelmiyor yoksa böyle bilgilendirici bir şeyler hiç mi yok bilmiyorum. Çünkü seyretmiyorum.

İnsanları azaltmak

Ben çok sosyal birisi değilim hiçbir zamanda olmadım.

Çevremde hep çok az insan olmuştu hala da öyledir.

Ama internette orda şurda benim de sırf tanıdık diye takip ettiğim bir sürü insan vardı.

Sonra baktım sapık gibi bu insanları izliyorum, takip ediyorum, olur olmaz zamanlarda aklıma geliyorlar falan hepsini çıkardım hayatımdan ve beynimden. 

Yok lisede yan sınıftan sadece adını bildiğim birisini takip etmiyorum.

Banane onun hayatından. 

YouTube'da da çok seçiciyim. Her sayfayı takibe almıyorum.

 Seyretmiyorum. Beynimi onun saçmalıklarıyla doldurmuyorum.

O para kazanıyor peki sen ne kazanıyorsun?

Kazanıyor musun yoksa kayıp mı ediyorsun?

İnsan böyle düşününce daha bilinçli oluyor.

Bana kötü gelen insanları da çıkardım hayatımdan.

Daha az insan daha az dert daha çok mutluluk.

Size de tavsiye ederim.

Kahve falı bakmak

Kahve falından hiç anlamam. Çevremde de anlayan birisi yok.

Öylesine bizde çevirip bakardık.

Üniversiteye giderken arkadaşımın yurt arkadaşı faldan anlıyormuş.

Neyse baktırdım bu anlattı şöyle böyle.

Ve bütün dedikleri de çıktı.

Sevdiğin bir kişiyi kazanacak bir kişi kaybedeceksin demişti.

O zamanlar çok sevdiğimiz bir aile dostumuz kanserdi.

Kaybedeceksin deyince aklıma direk o gelmişti.

Ben tabi ağlaya ağlaya eve gittim. Her gün Allah'a dualar ediyorum. Neyse böyle aylar geçti ve dayımında kanser olduğunu öğrendik, dayım öldü.

Aile dostumuz da kanseri yendi.

İşte sevdiğim bir kişiyi kazandım ve sevdiğim bir kişiyi kaybettim.

Geleceği öğrendim ve hiçbir şey yapamadım. Akışa engel olamadım.

O günden sonra artık kahve falı baktırmıyorum anlamasam bile fincanı çevirmiyorum.

Burç yorumu okumak

Burç yorumlarına inanmayı da anlatılanların hiçbir zaman hayatımda gerçekleşmediğini gördüğüm zaman bıraktım. Zaten burçları yorumlayan insanlara bakarsanız hepsi şarlatan.

Sen geleceği görsen önce kendini geliştirirsin.

İnsanları kandırmaktan oyalamaktan başka bir şey değil bu burçlar.

Rüya tabirleri

Rüya tabirlerine bakmayı da bıraktım artık.

Manevi insanları görmediğiniz sürece rüyalar bilinç altının bir yansımasıdır.

Ben ne düşünüyorsam ne konuşuyorsam onları görüyorum rüyalarımda.

Böyle olduğunu gözlemlediğimden beri ve rüya tabirleri yapan sitelerin her şeyi totolarından uydurduğunu gördüğümden beri rüya tabirlerine bakmıyorum.

Her şey eskide kalmış şimdi kimse anlamıyor rüyadan da tabirden de.

Benim aklıma gelen, yapmayı büyük oranda bıraktığım şeyler bunlardı.

Dışarıdan bakınca biraz düz ve sıkıcı bir yaşam gibi görünüyor ama gerçekçi olmakta her zaman fayda vardır.

Umarım yazım faydalı olmuştur.

Okuduğunuz için teşekkür ederim.