DAĞHAN KÜLEGEÇ YAYINLARI KİTAPLARIM

Mart 27, 2021


Merhaba, bloğuma hoş geldiniz 😊
Bugün yeni tanışmış olduğum bir yayınevi olan Dağhan Külegeç Yayınlarının kitaplığımdaki kitaplarını göstermek istiyorum.

Öncelikle şunu belirtmeliyim kitaplarının hepsinin kapak tasarımları ve kitaplarının isimleri harika.
Gerçekten üzerinde düşünülmüş, çalışılmış, özenilmiş.
İşlerini özenerek ve emek vererek yapan nadir yayınevlerinden birisi.

Instagram sayfaları 👇👇

Web siteleri 👇👇



AKRONOM --- FERHAT POLAT


Arka kapak yazısı 👇

Taebis, yitip gitmeden tamamlanması gereken bir görevi olduğunu öğrenir. Bozulan dengeyi yeniden kuracak kişidir O. Karanlık varlık Uul'un saklı büyüleriyle bozduğu bu denge yüzünden sadece masallarda var olduğu anlatılan yaratıklar ortaya çıkmaya başlamıştır. Karanlık sokak sokak yayılmaktadır ve denge sağlanamazsa her şey onun hiçliğine karışacaktır. Böyle bir zamanda cevaplarını aradığı uzun bir yolculuğa çıkar Taebis. Yanında her daim ona güç veren yol arkadaşları vardır. Masalsı varlıklarla dolu bir dünyada türlü maceralar yaşarlar. Kah fırtınaların ardındaki denizlerde seyahat ederler kah bir çölde. Hayatın mührünü ve Ak Maru'yu bulurlar. Yeni dostlar ve yeni düşmanlar edinirler. Yol en sonunda onları Semb şehrine getirir. Ancak burada başka bir tehlikeyle yüzleşeceklerdir. Eski çağlarda büyük bir istilaya sebebiyet vermiş ve bu yüzden Demir Set'in ardına hapsedilerek cezalandırılmış Murghullarla. Defalarca deneyip aşamadıkları seti bozulan denge sayesinde geçmeyi başarmışlardır nihayet. Böylece karanlığın dişleri Kara Maru da özgür kalır onlarla birlikte. Yeni efendileri. İstila ordusu Semb’e yürürken Kara Maru da yüzyıllardır kin tuttuğu ak yarısına intikam dolu çağrılar yapar. Elbette Ak Maru buna kayıtsız kalamayacaktır.

Gerçeği mi arıyorsunuz? Önce masallara bakmalısınız. Onlar güçlülerin yazdığı tarihi değil gerçek olanı size fısıldarlar. Unutulmuş olanı. Belki o yüzden sevilmez masalcılar. Doğruyu söyledikleri için. Ve belki bu yüzden bir bir yitip gitmişlerdir zaman içerisinde. Taebis de onlardan biridir. Henüz yitip gitmeyenlerden.

Akronom, fantastik edebiyat adına yeni bir soluk. Epeyce derin ve uzun bir soluk.

491 sayfa ve bölüm sonlarında karekodlar var.
Instagram sayfası 👇


LABİRENT BUL BENİ --- DİLEK ÖZİPEK DONDURAN

Arka kapak yazısı 👇
İçine konulduğu fanusta ilk büyük yarasını alan Aslı, toplumsal kodların oluşturduğu şemsiyenin gölgesinde yanlış bir karar verir, sevemediği birisiyle evlenir. Hayal kırıklıklarının da etkilediği bu karar büyük bir özgüven fırtınasına dönüşür. Maruz kaldığı psikolojik şiddet, toplumsal normları sorgularken diğer yandan da teslimiyetine zemin hazırlar.
İçine düştüğü labirentte yazdığı yazılarla labirenti kendisinin kurduğunu fark ederse kişi?
 Labirentin çıkmazlarını kendisi için hazırladığını anlarsa? Ya labirentin içinde kendisine benzeyen başkalarıyla karşılaşırsa? Ve karşılaştığı kişiler kendisine kendisinden daha çok benziyorsa? O zaman iş, labirentin kendisine düşer.
Dilek Özipek Donduran'ın Instagram sayfası 👇


SEN BENİM KİM OLDUĞUMU BİLİYOR MUSUN -- NİLÜFER CANPOLAT DOĞAN

Göstermiş olduğum kitaplar arasından bir tek bu kitabı okuma şansım oldu. 
İncelemesini de yapmıştım. Okumak isterseniz aşağıdaki linkten kitap ile ilgili düşüncelerime bakabilirsiniz 👇

Arka kapak yazısı 👇

Küçük bir sahil kasabasındaki belediye başkanlığı seçimini kazanan Rosa büyük bir değişim başlatır. İlk işi bir festival düzenlemek olur. Genelde muhafazakâr bir yapıya sahip olan kasabada işler karışmaya baslar. Bir yandan kostümlü festivalde yaşananlar, diğer yandan başkanı devirme girişimleri bir dünya metaforuna dönüşür.

Erkek egemen dünyada bastırılmış kadınlar ‘‘hayır’’ demeye başladığında hangi sorunların düzeltilebileceğini hayal etmelisiniz. ‘‘Sen Benim Kim Olduğumu Biliyor musun’’ bu ciddi meseleyi anlatmak için çok etkili bir yöntem kullanıyor: Kara mizah. Hemen her sayfasında gülümserken kendinizi sorgulayacaksınız.


Nilüfer Canpolat Doğan'ın Instagram sayfası 👇


KAPAN --- EMEL ŞİMŞİR 

Arka kapak yazısı 👇

Kesişen üç yol. Sonunda varılacak yeri olmayan. Kesişme çizgileri bile derin. Onca mesafenin boşa alınmadığını göstermek isteyen iki kadın. Karşılıklı duran iki aynanın arasında kalmış bir adam.

Kapan, bireyler arası güç savaşları üzerinden modern toplumun ikiyüzlülüğüne göndermeler yaparken yozlaşmış ilişkilerin altını çiziyor. Diğerlerini ezmeyi normalleştiren güç savaşlarının meşru kıldığı kötülükleri anlatıyor. Bunca itiş kakışın içindeki sıkışmış hayatlara odaklanıyor, hep o arzulanan büyük aşkın imkansızlığına dokunuyor.


Instagram sayfası 👇


SADE --- ÖZLEM KORKMAZ TURAN

Arka kapak yazısı 👇

Kadın olmanın kuşatılmışlığını hissetmek can yakıcıdır. Sizin için seçilenler arasından seçmeniz istenir. Kabullenmeniz gerekenlerin baskısını derinden duyumsarken bir de hastalanırsanız. Saçlarınız tutam tutam dökülürse. Mücadele etmek zorunda kaldıklarınızın en önüne kanser dikiliverirse.

Sade, yaşama sevincini korumanın, gerçek sevgiyi ve şefkati kendi içinde bulmanın, kendi gücünü keşfetmenin anlatısı. Yazıyla kendini iyileştirmenin, başkalarına da bu deneyimi aktarmanın çabası. Bir tamamlanma arayışı. Sade, her şeye rağmen ayakta kalabilmenin romanı.


Özlem Korkmaz Turan'ın Instagram sayfası 👇


ZAMAN AZDI DEDEM ONDAN AZDI --- ALPER ÖZKUTLU

Kitabın adına bayıldım gerçekten 😁
Arka kapak yazısı 👇
Ücra kasabalarda zoraki ilişkilerle bunalan atanmış memurlar, Latince bilgisi işe yaramayan yeni mezun bir doktor, özgürlüğe koşularında başkaldırıları insanı kıskandıran inekler, çoğu zarar azı karar ilişkideki komşular, köy kahvelerinin dumanlı havasında beliren mitolojik karakterler, dededen toruna devrolan yasak elma, savaşa sevişirken bakanlar, aydınların kılavuzluğunu reddedip kargayı takibe alanlar, bir depremle gündelik hayatı özlemeye başlayanlar, Kabil’i sevmeye çalışanlar…
Zamanı Azdı Dedem Ondan Azdı, öğrenilmiş çaresizliğin, dayatılmış korkuların, cesur cahilliğin, farkındalığın hüznünün, kendinle yüzleşmenin kitabı. Yazarın da dediği üzere; “Hikayeler geçmişteki acıları nasıl bal eylediğimizle ilgili. Yaşıyorsan hâlâ, o anılarla yaşamak zorundasın. Hafızan silinirse tatlı anıların da silinir, öyleyse acıyı tatlıya bağlamak gerekir bazen.’'

 

Alper Özkutlu'nun Instagram sayfası 👇

https://www.instagram.com/alperozkutlu.prusamisos/



KARLIŞEHİR'İN İNSANLARI --- ALPER MEYDAN

Arka kapak yazısı 👇

Doğmadan ölen, doğarken ölen ve doğduktan sonra ölen çocuklar, zorunlu hizmetin bitmesini bekleyen sürgün memurlar, aşklarına ulaşamayanlar, ulaştıkları aşkları ziyan edenler, eylem birliğindeki çocukların eseri olan bir kardan adam, kızıl bayrağı tarihe yazanlar ve tarihten silenler, ötekileştirilmişler, terk edilmişler, ihanete uğrayanlar, ihanet edenler, devrimci delilerle, deli devrimcilerin samimi birlikteliği, işkencede çözülenler, işkencede delirenler, boğulan fakat ölemeyenler, yola çıkanlar ve yoldan çıkanlar, merhamet nöbeti tutanlar, umuda yolculuk edenler, gidenlerin ardından ağıt yakanlar, yolları yeniden kesişenler, yollarda verilen kayıplar, ölmek isteyip ölemeyenler, yaşamak isteyip yaşayamayanlar, Allah ile konuşanlar, cellat ile konuşanlar, kendi
kendisiyle konuşanlar, hiç konuşmayanlar…

Onlar karlı şehrin insanları. “Bir de buradan bakın,” diyorlar, “yaşamın katı gerçekliğine.” Sarsıcı bir gerçeklik etkisi yaratıyorlar çünkü onlar yaşıyorlar.


Alper Meydan'ın Instagram sayfası 👇


Benim kitaplığımda olan Dağhan Külegeç Yayınları kitaplarım bu şekilde.
Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.

Bu yazıları da okumalısın

0 yorum